BAŞKAN GÖKÇEK, SOMA FACİASINI VE SONRASINI ANLATTI:
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, Soma’da bir eylemciye müdahalede bulunan Başbakanlık Müşaviri Yusuf Yerkel’in yanlış yaptığını ancak bunun linç kampanyasına dönüştürülmemesi gerektiğini söyledi.
22 Mayıs 2014 Perşembe 13:21-“BURALARDA GÖSTERİ YAPANLARIN HEPSİ MARJİNAL GRUPLAR”
-“ŞEHİTLERİMİZ İÇİN HÜKÜMET ÇOK CİDDİ BİR PAKET HAZIRLIYOR”
-“YUSUF YERKEL YANLIŞ YAPTI, AMA YANLIŞI YAPTI DİYE
LİNÇ Mİ EDİLMESİ GEREKİR"
“POLİSİN TUTTUĞU 13 YAŞINDAKİ ÇOCUK MASUM BİR ÇOCUK.
MİLİTANLAR TARAFINDAN KULLANILAN BU ÇOCUĞUN DEVLET KORUMASI ALTINA ALINIP, BU GRUPLARDAN KOPARILMASI LAZIM"
-“24 MAYIS’TA BAŞBAKANIMIZIN ALMANYA KÖLN’DEKİ MİTİNGİNDE OLAYLAR ÇIKABİLİR”
-“GEZİ OLAYLARININ YILDÖNÜMÜNDE DE TÜRKİYE’DE OLAYLAR ÇIKARMA HAZIRLIĞINDALAR"
-“AK PARTİ'NİN GÖSTERECEĞİ ADAY CUMHURBAŞKANLIĞINI İLK TURDA KAZANIR"
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, Soma’da bir eylemciye müdahalede bulunan Başbakanlık Müşaviri Yusuf Yerkel’in yanlış yaptığını ancak bunun linç kampanyasına dönüştürülmemesi gerektiğini söyledi.
Başkan Gökçek, polisin 13 yaşındaki bir çocuğu tuttuğu fotoğrafa ilişkin olarak da “13 yaşındaki çocuk aslında masum bir çocuk. Ama marjinal gruplar tarafından her türlü olaylar içerisinde kullanılan masum bir çocuk. Bu çocuğun devlet koruması altına alınıp, bu gruplardan koparılması lazım” değerlendirmesini yaptı.
Dış güçlerin Türkiye’yi karıştırmak için Gezi olaylarının yıldönümü olan 29 Mayıs’ta ikinci bir eylem planı yaptığını da kaydeden Başkan Gökçek, “Ayrıca Sayın Başbakanımızın, 24 Mayıs’ta Almanya’nın Köln kentindeki mitinginde kasıtlı sataşmalar ve olaylar çıkartılabilir” uyarısında bulundu.
Soma’da yaşanan maden ocağı faciasına ve yaşananlara ilişkin de çarpıcı açıklamalarda bulunan Başkan Gökçek, devletin denetim ve afete anında müdahale sorumluluklarını yerine getirdiğini belirterek, “Yaşanan olaydaki sorumlular mutlaka cezalarını çekecekler. Ancak buradaki şehitlerimizin üzerinden gösteriler yapan marjinal gruplara halkımız itibar etmesin” dedi.
Beyaz TV’de Ferda Yıldırım’ın sunduğu “Basın Kulisi” programının canlı yayın konuğu olan ve Soma’da 301 madencinin hayatını kaybettiği maden ocağı faciasına ilişkin açıklamalarda bulunan Başkan Gökçek, sözlerine, “Maalesef Soma faciası Türk tarihine unutulmayacak bir olay olarak geçti. Cenabı Allah inşallah oradaki kardeşlerimizi şehit olarak kabul eder” diye başladı.
-“HÜKÜMETE VE BAŞBAKAN’A HAKSIZ HÜCUM VAR”
Yaşanan acılar nedeniyle ihmali olanların cezasını çekmesi gerektiğini de ifade eden Başkan Gökçek, gerçeklerin yargılama sonucu ortaya çıkacağının altını çizdi. Başkan Gökçek, “Ancak burada iktidara ve başbakanımıza o kadar yanlış ve haksız hücumda bulunuluyor ki, ‘gerekli tedbirler ve önlemler alınmamış’ diye. Devletin görevi müfettişler gönderecek, burayı teftiş edecek, eksik var mı yok mu bunu tespit edecek” dedi.
Çalışma bakanlığı Müfettişlerinin yaklaşık 2 ay önce maden ocağında gerekli denetlemeyi yaptıklarını belirten Başkan Gökçek, "Devlet gereğini yani denetimini yapmış. Eğer denetimde bir yanlışlık varsa o da o denetimi yapanlarındır. O da Savcılık soruşturmasında zaten ortaya çıkar" dedi.
Devletin ikinci görevinin de felaket ortaya çıktıktan sonra anında müdahale etmek olduğunu anlatan Başkan Gökçek, müdahale bulunan kurum ve kuruluşları rakamları ile açıkladı.
Başkan Melih Gökçek, “Devlet, ilk andan itibaren tüm yardım ve kurtarma ekiplerinin yanı sıra bakanlarıyla, kurumlarıyla, başbakanıyla oradaydı” dedi.
-“17 AĞUSTOS’TA HEP BERABER HAREKET ETTİK”
“Televizyonlara çıkmadım, sabrettim olaylar yatışsın diye. Ama durmak bitmek bilmiyor. O kadar acımasız, vicdansız ve ahlaksız saldırılar var ki. Kendi kendimi yedim” sözleriyle açıklamalarını sürdüren Başkan Gökçek, “Başbakan’a ve AK Parti’ye öyle büyük bir haksızlık yapılıyor ki sabredebilmek mümkün değil. Van’da deprem oldu. Arkasından 30 bin konteynır gönderildi. Şimdiye kadar hiçbir Türkiye Cumhuriyeti hükümeti bir afet anında bu yapılanın onda birini yapamadı.
17 Ağustos Depremi oldu AK Parti iktidarından önce. Ben Ankara Büyükşehir Belediyesi olarak, muhalefette olmamıza rağmen izin veya müsaade almadan, araçlarımı, ekipmanımı ve otobüslerimi seferber ettim… O dönem hiçbir gürültü patırtı çıkartılmadı . ‘Ecevit neden önlem almadın?’ demedik. 'Hükümet İstifa' demedik. Devleti karalamadık. Şimdi bakıyorsun bugün Soma olayında yükleniyorlar Ak Parti iktidarına" dedi.
Van depreminden bu yana bölgede 17 bin 489 tane konut ve 5 katrilyon yatırım yapıldığını hatırlatan Başkan Gökçek, “Böyle güçlü bir iktidar var. Allah sıkıntı vermesin ama olursa da devletimiz güçlü bir şekilde elini uzatır” diye konuştu.
Sosyal medyada da çok fazla yalan haberler çıktığını ve vicdansızca saldırılar yapıldığını anlatan Başkan Gökçek, o dönem twitter ve sosyal medyada yer alan yazıları da okuyarak, “Bu kini kusmanın anlamı ne?...Bu sosyal medyadaki sözler karşısında İnsanın tüylerinin diken diken olmaması mümkün mü ” dedi.
Maden ocağında çalışan Suriyeliler bulunduğu, bunların hepsinin öldüğü bu nedenle madenden çıkartılmadığı, üzerlerine beton dökülüp duvar örüldüğü yönünde sosyal medyada akla hayale gelmeyecek bir şekilde iddialar ortaya atıldığını belirten Başkan Gökçek, “İçeride yüzlerce Suriyeli olacak ve bunu bütün dünyadan gizleyeceksin, mümkün mü? Artık bunlara söyleyecek birşey bulamıyorum. Allah ıslah etsin bunları? " diye konuştu.
-“BAŞBAKAN’I SOMALILAR PROTESTO ETMEDİ”
Soma’daki vatandaşların Başbakan Erdoğan’ı protesto etmediğini, yaşanan eylemlerin dışarıdan gelen militan ve marjinal gruplarca yapıldığını da kaydeden Başkan Gökçek, “CHP’nin bir kısım elemanları bunlar. İzmir’de üniversiteler önünden otobüsler kaldırdılar Soma’ya geldiler, eylemlerini yaptılar. Tüm Somalılar buna şahit. Gözaltı listesi var. 81 kişi gözaltına alınmış, mesela içinde DHKPC, ÖDP, Halk Evleri, Marksist Leninist Kominist Partisi, EMEP, BDP, HDP, KESK, PKK, KCK, Devrimci Sosyalist İşçi Hareketi, organize suçlardan sorumlu olanlar var. Orada polis bunları gözaltına almış. Sizin ne işiniz var? Buraya niye geldiniz, kim çağırdı? Belli bir yerden bastılar düğmeye bunlar da geldiler. Çok enteresan bir şeye de rastladım. Sendikalara karşı en ufak bir tepki yok. Siz kalkıp devleti sorumlu tutuyorsunuz da sendikaya niye ‘çalışma koşulları eksik, niye incelemedin?’ diye bağırmıyorsunuz” diye sordu.
-“ŞEHİTLERİMİZ İÇİN HÜKÜMET ÇOK CİDDİ BİR PAKET HAZIRLIYOR”
Firma sahibi Alp Gürkan’ın da üstüne gidilmemesinin çok ilginç olduğunu ifade eden Başkan Gökçek, “Militanların tek meseleleri iktidara hücum etmek” dedi.
Yaraları saracak ve vatandaşların yanında olacak tek merciinin yine devlet olacağının altını çizen Başkan Gökçek, “Sayın Başbakanımız bakanlıklardan birçoğuna talimat verdi.Rahmetli olan şehit kardeşlerimizin ailelerinin yaralarını sarabilmek için çok çok değişik yeni bir paket geliyor inşallah. Acılar dinmez, mümkün değil. Allah onlara sabır versin. Bu paket yaraları kapatmaz ama geride kalanlarında her yönden desteklenmesi gerekir” diye konuştu.
-“YERKEL YANLIŞ YAPTI, AMA YANLIŞI YAPTI DİYE
LİNÇ Mİ EDİLMESİ LAZIM?"
Başbakanlık Müşaviri Yusuf Yerkel’in Başbakanlık ve koruma polislerinin araçlarını tekmeleyen bir vatandaşa tekme attığı fotoğraflara ilişkin değerlendirmesinin sorulması üzerine Başkan Gökçek, “İnternette tekme görüntüsünü defalarca izledim. Yusuf o konuda yanlış yapmış. Netice itibariyle başbakanın yanında çalışıyor. Ama o da bir insan. Birileri başbakanın arabasına tekme atacak, yetmeyecek koruma arabasına hem de özel harekat polisini iterek bir tekme atacak, bir taraftan en ağır şekilde sövecek, küfür edecek, hakaret edecek... Doğru ya da yanlış tartışmıyorum. Ama bir insanın sabrı var… Yapmaması gerekirdi. Ama sabrına yenik düşerek yanlışı yaptı. Bu yanlışı yaptı diye linç mi edilmesi lazım? Bu malum medya AK Partiye başbakanıma kin kusuyor. Yusuf bu yanlışı yaptı diye boynuna ipi takıp idam ediyorlar adamı. Var mı böyle bir şey?" dedi.
Başbakanın Taner Kurucan isimli vatandaşa tokat attığı iddiasına ilişkin olarak da değerlendirmede bulunan Başkan Gökçek, “Adam ne dediğini bilmiyor. 4 sefer laf değiştiriyor, bir oldu diyor, bir olmadı diyor… Ben rica etsem benim dediğim gibi de konuşur. Bunu ciddiye almamak lazım” dedi.
-13 YAŞINDAKİ ÇOCUK-
13 yaşında bir çocuğun polis tarafından götürülüşünün yer aldığı fotoğrafa ilişkin görüşlerinin sorulması üzerine de Başkan Gökçek, söz konusu çocuğun eylemlerde çekilmiş görüntülerinin yayınlanmasının ardından şu değerlendirmeyi yaptı:
“Bu çocukcağız adı üzerinde çocuk, masum. Bu marjinal gruplar küçük çocukları her türlü eylemin içerisinde kullanıyorlar. Aslında masum bir çocuk ama oradaki militanlar tarafından telkin edilen ve her türlü olay içerisinde kullanılan bir çocuk. Polis daha münasip bir şekilde tutsa daha iyi olurdu ama o durum altında olmuyor işte. Bu çocuğun devlet koruması altına alınıp, bu gruplardan koparılması lazım. Bunun devlete yararlı bir halde eğitilmesi lazım. Burada medyanın yaptığı iki yüzlülük çok önemli. Sadece çocuğun yakasından çekildiğini vermemesi lazım. Bunun militanlar tarafından kullanılan zavallı bir çocuk olduğunu yazmaları, göstermeleri lazım. Bu çocuklar alınıyor, eğitiliyor, sonra da sokağa salıp militan olarak hayatına devam etmesini sağlamaya çalışıyorlar. Bu masum çocukları suçlu bir ferde dönüştürmeye çalışıyorlar. Bu tip çocukları devletin gözetimi altına vermek lazım. Olay masum bir olay değil ama çocuğumuz masum. Çünkü daha 13 yaşında.”
-ALMANYA’DAKİ MİTİNGE DİKKAT
Alman medyasındaki Başbakan’a yönelik manşetleri, Alman hükümeti tarafından Türkiye’ye yönelik yapılan eleştirileri ve Almanya’da yaşanan benzer süreçlerdeki tepkileri de görüntüleriyle birlikte kısaca anlatan Başkan Gökçek, şöyle konuştu:
“Başbakanımız Allah nasip ederse 24 Mayıs’ta Almanya’ya gidiyor ve Köln’de bir miting yapacak. Bu miting öncesi Alman hükümeti 3 mitinge daha müsaade etti. Bizimki kapalı, ötekiler açık. Diğerleri özellikle alevi dernekleri ve PKK yandaşları, üçüncü de yine bir grup tarafından yapılıyor. Başbakanın mitinginin civarında yapılıyor ve ‘umut ediyoruz ki bir karışıklık çıkmayacak’ diye açıklama yapıyor Alman hükümeti. Ben şundan endişe ediyorum. Alman hükümeti, özellikle başbakanımızın mitinginde sataşma ve olay çıkartma arzusu içerisinde gibi geliyor. Yani oradaki Türkleri birbirine düşürmek ister gibi bir havası var ve bu da beni endişeye sürüklüyor… Ben bilinçli olarak müsaade edildiğine inanıyorum…
Nasıl İslami bir grup diye geçinip de İslamiyet ile alakası olmayan bir yığın işler yapan bir grup varsa, Almanya’da da Alevilikle alakası olmayan, Türkiye'deki alevi kardeşlerimizden tamamen bambaşka, ama kendilerine Alevilik kisvesi veren ateist bir grup var. Maalesef alman hükümeti de Sayın Başbakanın dediği gibi bunlara destek veriyor. Bu tip gruplar tarafından bu karşıt mitinglerin organize edilmesinden endişe ediyoruz.”
-“GEZİ OLAYLARININ YILDÖNÜMÜNDE OLAYLAR ÇIKABİLİR”
Konuşmasını, “İkinci gezi olaylarını hazırlıyorlar” sözleriyle sürdüren Başkan Gökçek, “29 Mayıs’ta gezi olaylarının yıldönümü geliyor. Bu tarihte gezi olaylarının ikincisinin başlamasına yönelik çalışmalar olduğuna dair duyumlarımız var. Özellikle dış ülkelerin de bu konuyu destekleyeceğini ve köpürteceğini duyuyoruz. Bu manada endişe taşıyoruz. Ankara, İstanbul başta olmak üzere Türkiye’nin dört bir tarafında yeniden ikinci gezi olayları diye olayların başlatılacağından hiç kuşkum yok… Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi böyle bir şeyi denemek istiyorlar. Başbakanımızın muhtemeldir cumhurbaşkanı adayı olması, olması halinde de bunu sıkıntıya sokmak için Almanya da böyle bir kumpas yapılabilir” dedi.
-“CUMHURBAŞKANLIĞINI BİRİNCİ TURDA BİTER”
Cumhurbaşkanlığı seçimlerine ilişkin değerlendirmelerinin de sorulması üzerine Başkan Gökçek, şu açıklamayı yaptı:
“Eğer Sayın Başbakanımız Cumhurbaşkanı olmak istiyorsa kesinlikle ve kesinlikle hakkıdır.
Melih Gökçek olarak bana soruyorsanız, ben Başbakanımızın, Başbakan olarak devam etmesini istiyorum. Başladığı işleri bitirsin istiyorum. Cumhurbaşkanı iken bitiremez mi bitirebilir. Ama başbakanken daha etkili olacağını düşünüyorum…
Ayrıca Cumhurbaşkanlığında da aynen Abdullah Gül beyin devam etmesini arzu ediyorum.
Başbakanımız ‘ben yukarı gideceğim’ derse de başımızın üstünde yeri var. İnşallah seçilmesi için de elimizden gelen gayreti sarf edeceğiz. O zaman da başbakanımız Abdullah Bey olsun isterim. Ama Başbakanımız ne düşünür, Abdullah Bey ne düşünür, aralarında ne konuşurlar, o onların bileceği işler.
Ancak karşılarında kimin olacağını ne Devlet Bahçeli ne de Kılıçdaroğlu karar verebilir. İkisinin de karar verme yetkisi yoktur. Sadece baronlar tarafından kendilerine empoze edilen ismi kabul etmek zorunda kalacaklardır. Baronlar bazı isimler üzerinde duruyorlar. O isimleri söylemem doğru olmaz... Allah’ın izniyle başbakanımızı veya Abdullah Beyi ilk turda mevki ve makamına getiririz.”
Programda sözlerini Soma’da şehit olan madencilere Allah’tan rahmet ve ailelerine sabır dilekleriyle devam eden Başkan Gökçek, gerek Almanya mitinginde herhangi bir olay yaşanmaması, gerekse Gezi olaylarının tekrarlanması temennisinde bulunarak, ailelere çocuklarına sahip çıkmaları uyarısında bulundu.